Yazım Bilgisi

YAZIM BİLGİSİ

Bazı Kelimeler ve Eklerin Yazılışı

Bağlaç Olan de, da’nın Yazımı:

Bağlaç olan “de, da” her zaman ayrı yazılır. Kendinden önceki kelimenin son ünlüsüne bağlı olarak ünlü uyumlarına uyar.

Not: Ayrı yazılan “de, da” hiçbir zaman “te, ta” biçiminde yazılmaz.

Not: “Ya” sözcüğüyle kullanıldığında mutlaka “ya da” şeklinde yazılır.

Not: “de, da” bağlacı kesme işaretiyle ayrılmaz.

Bağlaç Olan “ki”nin Yazımı:

Bağlaç olan “ki” ayrı yazılır. “demek ki, kaldı ki, bilmem ki…”
“Türk dili, dillerin en zenginlerindendir; yeter ki şuurla işlensin.” K. Atatürk
“Olmaz ki! Böyle de yatılmaz ki!” Orhan Veli

Not: “ki” bağlacı birkaç durumda kalıplaşmış olduğundan bitişik yazılmalıdır. “belki, çünkü, hâlbuki, mademki, meğerki, oysaki, sanki…”

Not: Şüphe ve pekiştirme göreviyle kullanılan “ki” sözü de ayrı yazılır. “Babam geldi mi ki?”

Bağlaç Olan “ne…ne”nin Yazımı:

Bu bağlacın kullanıldığı cümlelerde eylem olumlu olmalıdır.
“Onlar ne arsız ne yılışkan ve yırtık gülmelidirler; ne de somurtmalıdırlar.” R. Halid Karay
“Ne ziraat ne ticaret için kâfi nüfus kaldı.” Falih Rıfkı Atay

Soru Eki “mı, mi, mu, mü”nün Yazımı:

Bu ek gelenekleşmiş olarak ayrı yazılır, kendisinden önceki kelimenin son ünlüsüne bağlı olarak ünlü uyumlarına uyar. “İnsanlık öldü mü?”

Not: Soru ekinden sonra gelen ekler bitişik yazılır.
“Güler misin ağlar mısın?”

Not: Bu ek başka görevlerde kullanıldığında da ayrı yazılır.
“Güzel mi güzel ev”

Not: Vazgeçmek birleşik eylemi, mi ekiyle beraber kullanıldığında, iki ayrı biçimde yazılabilir. “Vaz mı geçtin?” “Vazgeçtin mi?”

Fiil Çekimiyle İlgili Yazılışlar:

Gelecek zaman ekinin ünlüleri ile zaman ekinden önceki ünlü, söyleyişe bakılmaksızın bütün şahıslarda “a, e” ile yazılır. “geleceğim, başlayacaksın…”

Mastar Eklerinin Yazılışı:

“-mak, -mek” ile biten mastarlardan sonra “-a, -e, -ı, -i” eklerinden biri geldiğinde araya “y” ünsüzü girer. “kazanmaka>kazanmaya, aldanmakı>aldanmayı, sevmek>sevmeye…”

“iken” Ekinin Yazımı:

Ayrı olarak yazılabildiği gibi kelimelere eklenerek de yazılabilir. Bu durumda baştaki “-i” ünlüsü düşer. “okurken, yazarken, yoldayken, okuldayken…”

“ile” Sözcüğünün Ek Olarak Yazımı:

“ile” ayrı olarak yazılabildiği gibi, kelimelere eklenerek de yazılabilir. Ünlü uyumlarına uyar. Ünsüzle biten kelimelere getirildiğinde “-i” ünlüsü düşer. “bulutla, çiçekle…”

Ekeylem Olan “-imek”in Yazımı:

“-imek” eylemi bugün daha çok ekleşmiş olarak kullanılmakta ve ünlü uyumlarına uymaktadır. Ünlüyle biten kelimelere eklendiğinde “-i” ünlüsü düşür. Bu durumda araya “y” ünsüzü girer. “neyse, yabancıymış…”

Not: Ünsüzle biten sözcüklere eklendiğinde de “-i” ünlüsü düşer. “gelirse, güzelmiş, yorgundu…”

Pekiştirmeli Sıfatların Yazımı:

Pekiştirmeli sıfatlar bitişik yazılır. “apaçık, büsbütün, çepeçevre, kapkara, yemyeşil…”

Sayıların Yazımı:

·         Metin içerisinde yazıyla yazılır. “Yaş otuz beş, yolun yarısı eder.”, “Saat onda gidiyor.” Buna karşın saat, para tutarı, ölçü, istatistik vb. verilere ilişkin sayılarda rakam kullanılır. “17.30’da, 150 lira, 25 kilogram, 15 metre kumaş, %50…”
·         Birden fazla sözcükten oluşan sayılar ayrı yazılır. “iki yüz on bir…”
·         Para ile ilgili işlem ve senet, çek vb. ticarî belgelerde geçen sayılar bitişik yazılır. “altıyüzelli Tl, otuzbeş Kr…”
·         Notayı niteleyen sayılar ayrı yazılır. “on altılık…”
·         Oyun adlarını niteleyen sayılar bitişik yazılır. “altmışaltı…”
·         Romen rakamları ancak yüzyıllarda, hükümdar adlarında, tarihlerde ayların yazılışlarında, kitap ve dergi ciltlerinde ve kitapların asıl bölümlerinden önceki sayfaların numaralandırılmasında kullanılabilir. “XX. yüzyıl, III. Selim, XIV. Louis, 1. XI. 1928, I. Cilt…”
·         Beş ve beşten çok rakamlı sayılar sondan sayılmak üzere üçlü gruplara ayrılarak yazılır, araya nokta konur.
·         Sayılarda kesirler virgül ile ayrılır. “3,14…”
·         Sıra sayıları yazıyla ve rakamla gösterilebilir. Rakamla gösterilmesi durumunda ya rakamdan sonra bir nokta konur ya da kesme işareti konularak derece gösteren ek yazılır. “15., 56., XX., 5’inci, 2’nci…”
·         Üleştirme sayıları yazıyla gösterilir. “ikişer, üçer, beşer…”

Büyük Harflerin Kullanılması

Büyük harflerin kullanıldığı yerler:

·         Cümleler büyük harfle başlar. “Ak akçe kara gün içindir.” Ancak iki çizgi arasındaki açıklama cümleleri büyük harfle başlamaz.
·         İki noktadan sonra gelen cümleler büyük harfle başlar. “Menfaat sandalyeye benzer: Başında taşırsan seni küçültür, ayağının altına alırsan yükseltir.” C. Şehabettin
·         Ancak iki noktadan sonra cümle niteliğinde olmayan örnekler sıralandığında bu örnekler büyük harfle başlamaz. “Bu eskiliği siz de çok evde görmüşsünüzdür: duvarlarda çiviler, çivi yerleri, lekeler…” Memduh Şevket Esendal
·         Rakamla başlayan cümlelerde rakamdan sonra gelen kelime büyük harfle başlamaz. “2005 yılında Türk Dil Kurumunun 73. yılını kutladık.”
·         Örnek niteliğindeki kelimelerle başlayan cümlede de ilk harf büyük yazılır.
·         Şiir dizeleri genellikle büyük harfle başlar. Şiir tarzına ve şairin kullanımına göre bu kural önemsenmeyebilir.
·         Özel adlar büyük harfle başlar:
·         Kişi ad ve soyadları büyük harfle başlar. “Mustafa Kemâl Atatürk, Tevfik Fikret, Yunus Emre…”
·         Takma adlar da büyük harfle başlar. “Mûhibbî (Kanûnî Sultan Süleyman), Demirtaş (Ziya Gökalp), Tarhan (Ömer Seyfettin), Kirpi (Refik Halid Karay), Deli Ozan (Faruk Nafiz Çamlıbel), Server Bedi (Peyami Safa), İrfan Kudret (Cahit Sıtkı Tarancı), Mehmet Ali Sel (Orhan Veli Kanık)…”
·         Kişi adlarından önce ve sonra gelen saygı sözleri, unvanlar, lakaplar, meslek ve rütbe adları da büyük harfle başlar. “Kaymakam Erol Bey, Mustafa Efendi, Hamdi Bey, Sayın Prof. Dr. Hasan Eren, Zeynep Hanım, Doktor Behçet Uz, Tabip Asteğmen Bülent Yavuz, Mareşal Fevzi Çakmak, Avcı Mehmet, Deli Petro…”
·         Akrabalık bildiren kelimeler büyük harfle başlamaz. “Ayşe teyze, Fatma nine, Saim amca…” (Bu kelimeler başa geldiğinde lakap yerine kullanıldığı için büyük harfle başlar.)
·         Bazı tarihî ve menkıbevi şahsîyetlerde ise akrabalık belirten sözcük sonda olduğu hâlde unvan değeri kazandığı ve özel ada dâhil olduğu için büyük harfle başlar. “Gül Baba, Adile Hala, Gülsüm Bacı, Sultan Ana…”
·         Resmî yazılarda saygı bildiren sözcükler de büyük harfle başlar. “Sayın Bakan, Sevgili Kardeşim, Aziz Dostum…”
·         Hayvanlara ve diğer canlılara verilen özel adlar da büyük harfle başlar.
·         Millet, boy, oymak adları büyük harfle başlar. “Kürt, Ermeni, İngiliz, Türk, Oğuz, Karakeçili, Hacımusalı…”
·         Dil ve lehçe adları büyük harfle başlar. “Türkçe, İngilizce…”
·         Devlet adları büyük harfle başlar. “Türkiye Cumhuriyeti…”
·         Din, mezhep adları ve mensuplarını bildiren sözler büyük harfle başlar.
·         Din ve mitolojiyle ilgili özel terimler büyük harfle başlar. “Tanrı, Allah, Zeus, Osiris, Cebrail…” Bazı dinî terimlerin küçük harfle başlaması gelenekleşmiştir. “cennet, peygamber, sırat köprüsü…”
·         Gezegen ve yıldız adları terim hâlinde kullanıldığında büyük harfle başlar. “Merkür, Halley, Güneş, Ay…”
·         Yer adları (kıta, bölge, il, semt, sokak vb.) büyük harfle başlar. “Asya, İç Anadolu Bölgesi, Yakın Doğu, Uzak Doğu, İç Ege, Manisa, Atatürk Bulvarı, Kılıçlar Caddesi, Üzüm Sokağı…”
·         “Doğu” ve “batı” sözcükleri yön bildirdiğinde küçük yazılır. “Bursa’nın doğusu…” Bu sözcükler düşünce tarzı, medeniyet, yaşam tarzı bildirdiğinde ise büyük harfle başlar. “Batı medeniyeti, Doğu mistisizmi…”
·         Yer adlarında ilk isimden sonra gelen deniz, nehir, göl, dağ, boğaz vb. tür bildiren ikinci isimler büyük harfle başlar. “Ağrı Dağı, Aral Gölü, İstanbul Boğazı, Ege Denizi, Tuna Nehri, Süveyş Kanalı…”
·         Özel ada dâhil olmayıp tamlama kuran şehir, il, ilçe, bucak, köy… adları küçük harfle başlar. “Konya ili, Afyon yöresi…”
·         Mahalle, meydan, bulvar, cadde… adlarında geçen mahalle, meydan, bulvar, cadde… sözcükleri büyük harfle başlar. “Gazi Mahallesi, Atatürk Bulvarı, Nene Hatun Caddesi, Susam Sokağı…”
·         Yer bildiren özel isimlerde de kısaltmalı söyleyiş söz konusu olduğunda, büyük harf kullanılır. “Boğaz’dan, Hisar’da, Bulvar’a…”
·         Saray, köşk, han, kale, köprü, anıt vb. yapı adlarının tüm sözcükleri büyük harfle başlar. “Topkapı Sarayı, Çankaya Köşkü, Zafer Abidesi, Bilge Kağan Anıtı…”
·         Kurum, kuruluş ve kurul adlarının her kelimesi büyük harfle başlar. “Türkiye Büyük Millet Meclisi, Türk Dil Kurumu, Devlet Malzeme Ofisi, Milli Kütüphane, Atatürk Orman Çiftliği, Çankaya Lisesi, Danışma Kurulu, Türk Ocağı, Yeşilay Derneği, Hacettepe Üniversitesi, Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı, Mavi Köşe Bakkaliyesi…”
·         Kanun, tüzük, yönetmelik, yönerge, genelge adlarının her kelimesi büyük harfle başlar. “Medenî Kanun, Borçlar Hukuku, Atatürk Uluslararası Barış Ödülü Tüzüğü, Telif Hakkı Yayın ve Satış Yönetmeliği…”
·         Kurum, kuruluş, kurul, merkez, bakanlık, üniversite, kanun, tüzük vb. bildiren kelimeler belli bir kurumu vb. kastettiğinde büyük harfle başlar. “Bu yıl Meclis yeni döneme erken başlayacak.”, “Son aylarda Kurum yeni arayışlar içerisinde girdi.”, “2876 sayılı Kanun yeniden gözden geçirilmelidir.”
·         Kitap, dergi, gazete ve sanat eserlerinin adlarının her sözcüğü büyük harfle başlar. “Resmî Gazete, Onuncu Yıl Marşı…” Özel ada dâhil olmayan gazete, dergi adları büyük harfle başlamaz. “Milliyet gazetesi, Halı Dokuyan Kızlar tablosu, Mona Lisa resmi…”
·         Büyük harflerin kullanıldığı yerlerde bulunan “ve, ile, veya, ki, ya da” gibi sözlerle “mı, mi” soru ekleri küçük harfle yazılır. “Mai ve Siyah, Leyla ile Mecnun, Diyorlar ki, Ben de Yazdım…”
·         Milli ve dinî bayramlarla bayram niteliği kazanmış günlerin adları büyük harfle başlar. “29 Ekim Cumhuriyet Bayramı, Ramazan Bayramı, Nevruz Bayramı, Anneler Günü, Dünya Tiyatrolar Günü, 14 Mart Tıp Bayramı, Hıdırellez…”
·         Kurultay, bilgi şöleni (sempozyum), açık oturum vb. toplantıların adlarında her kelime büyük harfle başlar. “Manas Bilgi Şöleni, V. Uluslararası Türk Dili Kurultayı…”
·         Tarihî olay, çağ ve dönem adları büyük harfle başlar. “Kurtuluş Savaşı, Milli Mücadele, Cilâlı Taş Devri, İlk Çağ, Orta Çağ, Yükselme Devri, Lale Devri, Milli Edebiyat Dönemi, Tanzimat Dönemi…”
·         Tarihî dönem belirtmeyip tür veya tarz bildiren terimler küçük harfle başlar. “divan şiiri, halk edebiyatı, halk şiiri, eski Türk edebiyatı, Türk dili, Türk halk müziği…”
·         Özel adlardan türetilen tüm sözcükler büyük harfle başlar. “Türklük, Türkçü, Türkolog, Avrupalı, Darvinci…”
·         Özel ad kendi anlamı dışında yeni bir anlam kazanmışsa büyük harfle başlamaz. “acem (Türk müziğinde bir perde), hicaz (Türk müziğinde bir makam), donkişotluk (gereği yokken kahramanlık göstermeye kalkışmak)…”
·         Para birimleri büyük harfle başlamaz. “avro, dinar, dolar, lira, kuruş, sent, liret, yen…”
·         Özel adlar yerine kullanılan “o” zamiri cümle içinde büyük harfle yazılmaz.
·         Müzikte kullanılan makam ve tür adları büyük harfle başlamaz.
·         Yer, millet ve kişi adlarıyla kurulan birleşik kelimelerde özel adlar büyük harfle başlar. “Antep fıstığı, Brüksel lahanası, Frenk gömleği, Hindistan cevizi, İngiliz anahtarı, Japon gülü, Maraş dondurması, Van kedisi, Amasya elması…”
·         Belirli bir tarih bildiren ay ve gün adları büyük harfle başlar. “29 Mayıs 1453 Salı günü, 29 Ekim 1923…”, “Lâle festivali 25 Haziranda başlayacak.”, “1919 senesi Mayısının 19’uncu günü Samsun’a çıktım.”...
·         Belirli bir tarih belirtmeyen ay ve gün adları küçük harfle başlar. “Okullar genellikle eylülün ikinci haftası açılır.”
·         Levhalar ve açıklama yazıları büyük harfle başlar. “Giriş, Çıkış, Müdür, Vezne, Başkan, Doktor, Otobüs Durağı, Şehirler Arası Telefon, IV. Sınıf, I. Blok
·         Bilim dallarında kullanılan terimlerin büyük harfle yazılışı, ilgili dallardaki uygulamaya bağlıdır. “Canis canis, Felis domesticus…”
·         Kitap, bildiri, makale vb. yazımlarda bulunan resim, çizelge, tablo vs.nin altında yer alan açıklayıcı yazılar büyük harfle başlar.

Birleşik Kelimelerin Yazımı:

Belirtisiz ad tamlamaları, sıfat tamlamaları, isnat grupları, birleşik eylemler, ikilemeler, kısaltma grupları ve kalıplaşmış çekimli eylemlerden oluşan ifadeler, yeni bir kavramı karşıladıklarında birleşik kelime olur. “yer çekimi, hanımeli, ses bilgisi, beyaz peynir, açıkgöz, toplu iğne, eli açık, sırtı pek, söz etmek, zikretmek, hasta olmak, gelebilmek, yazadurmak, alıvermek, çoluk çocuk, çıtçıt, altüst, başüstüne, günaydın, sağ ol, ateşkes, külbastı…”

Bitişik Yazılan Birleşik Sözcükler:

·         Ses düşmesine uğrayan sözcükler: “kaynana, kaynata, nasıl, niçin, şimdi, böyle, güllaç, sütlaç, pazartesi, birbiri…”
·         Yardımcı eylemlerde ses olayı: “emretmek, affetmek, menolunmak, reddetmek…”
·         Sadece söyleyişte tonlulaşma (yumuşama) biçiminde ses değişmesine uğrayanlar ayrı yazılır. “hamt etmek, iktisap etmek…”
·         Sözcüklerden herhangi birinin benzetme yoluyla anlam değişmesine uğraması örnekleri:
·         Bitki adları: “aslanağzı, civanperçemi, keçiboynuzu, kuşburnu, beşbıyık (muşmula), acemborusu, çobançantası, gelinfeneri, karnıkara (börülce), kuşyemi, şeytanarabası, akşamsefası, ayşekadın fasulyesi, hafızali, camgüzeli, havvaanaeli…”
·         Hayvan adları: “danaburnu (böcek), akbaş (kuş), alabacak (at), bağrıkara (kuş), beşparmak (deniz hayvanı), çakırkanat (ördek), kababurun (balık), kamçıkuyruk (koyun), kamışkulak (at), karafatma (böcek), kızılkanat (balık), alabalık (balık), yeşilbaş (ördek), yalıçapkını (kuş), karadul (örümcek)…”
·         Hastalık adları: “itdirseği (arpacık)…”
·         Alet, eşya adları: “deveboynu (boru), domuzayağı (çubuk), horozayağı (burgu), kedigözü (lamba), adayavrusu (tekne)…”
·         Biçim adları: “balıksırtı (desen), eşeksırtı (çatı), kazkanadı (oyun)…”
·         Yiyecek adları: “dilberdudağı (tatlı), hanımgöbeği (tatlı), kadınbudu (köfte), kargabeyni (yemek), kedidili (bisküvi), tavukgöğsü (tatlı), vezirparmağı (tatlı), bülbülyuvası (tatlı), alinazik (kebap)…”
·         Oyun adları: “beştaş, üçtaş, dokuztaş…”
·         Gök cisimlerinin adı: Altıkardeş (yıldız kümesi), Arıkovanı (yıldız kümesi), Samanyolu, Büyükayı…”
·         Renk adları: “baklaçiçeği, balköpüğü, camgöbeği, devetüyü, fildişi, gülkurusu, kavuniçi, narçiçeği, ördekbaşı, tavşanağzı, tavşankanı, turnagözü, vişneçürüğü…”
·         Ulaç ekleriyle, bilmek, vermek, kalmak gibi eylemlerle yapılan tasvirî eylemler bitişik yazılır. “düşünebilmek, düşmeyegör…”
·         Emir kipiyle kurulan kalıplaşmış birleşik kelimeler bitişik yazılır. “alaşağı, albeni, ateşkes, incitmebeni, rastgele, sıkboğaz, unutmabeni, çekyat, kapkaç, örtbas, veryansın, yapboz…”
·         Ortaç ekleriyle kalıplaşmış kelimeler: “ağaçkakan, oyunbozan, cankurtaran, çöpçatan, gökdelen, uçaksavar, yurtsever, çokbilmiş, çokbilmiş, güngörmüş, tanrıtanımaz…”
·         İkinci kelimesi kalıplaşmış geçmiş zaman ekleriyle kurulanlar: “çıtkırıldım, mirasyedi, imambayıldı, hünkârbeğendi, oldubitti, fırdöndü…”
·         Somut olarak yer bildirmeyen “alt” ve “üst” sözcükleriyle oluşan birleşik kelimeler: “ayakaltı, bilinçaltı, gözaltı, akşamüstü, ayaküstü, gerçeküstü, bayramüstü, suçüstü, yüzüstü, olağanüstü, öğleüzeri…”
·         Türkçe yer adları: “Çanakkale, Eskişehir, Kırıkkale…”
·         Ara yönler: “güneybatı, güneydoğu, kuzeybatı, kuzeydoğu”
·         Nadir olarak sözcükler anlamını koruduğu hâlde, bitişik yazılan kelimeler de vardır.
·         “baş” ile yapılan tamlamalar: “başbakan, başeser, başçavuş, başhekim, başkahraman, başpehlivan, başrol, başsavcı…”
·         Diğer: “binbaşı, aşçıbaşı, elebaşı, mehterbaşı, ustabaşı…”
·         Diğer: “eloğlu, çapanoğlu, elkızı…”
·         Diğer: “ağabey, beyefendi, paşababa…”
·         Diğer: “biraz, birkaç, birtakım, birçok, hiçbiri, herhangi…”
·         Diğer: “huzurevi, orduevi, öğretmenevi, yayınevi…”
·         Diğer: “dershane, yazıhane, kanunname…”
·         Gelenekselleşmiş olanlar: “eczane, hastane, pastane, postane…”
·         Farsça oluşturulmuş sözcükler: “ehlibeyt, gayrimeşru, suikast, hercümerç…”
·         Arapça oluşturulmuş sözcükler: “darülaceze, darülfünun, fevkalade, hüvelbaki, cihanşümul, aleykümselam…”
·         Kimi kuruluş adları: “İçişleri, Dışişleri, Genelkurmay, Yükseköğretim, Ortaokul…”

Ayrı Yazılan Birleşik Sözcükler:

·         Yardımcı eylemlerle kurulan birleşik sözcüklerde ses olayı olmazsa sözcükler ayrı yazılır. “alt etmek, arz etmek, yok olmak…”
·         Birleşme esnasında hiçbir anlam değişikliğine uğramayan sözcükler (burada ikinci sözcük anlamını korumaktadır): “köpek balığı, ton balığı, çalı kuşu, deve kuşu, ateş böceği, sümüklü böcek, uçuç böceği, uğur böceği, at sineği, su yılanı, Ankara keçisi, Van kedisi, Pekin ördeği, bal arısı, ayrık otu, çörek otu, eğrelti otu, pisipisi otu, öd ağacı, meyan kökü, yer elması, deve dikeni, köpek üzümü, at kestanesi, can eriği, Japon gülü, Antep fıstığı, çam fıstığı, kuru incir, kuru fasulye, kuru soğan, kuru üzüm…”
·         Çiçek dışında anlamlar taşıyan baklaçiçeği (renk), suçiçeği (hastalık) ve ot dışında anlamlar taşıyan ağızotu (barut), sıçanotu (arsenik) bitişik yazılır. İstisna olarak semizotu ve dereotu bitişik yazılır.
·         Nesne, alet adları: “alçı taşı, damla taş, kireç taşı, lüle taşı, Oltu taşı, dikili taş, el sabunu, arap sabunu, kol saati, Frenk gömleği, İngiliz anahtarı, Hint keneviri, dolma kalem, toplu iğne, tuz ruhu, lokman ruhu…”
·         Diğer: “hava yolu, kara yolu, çevre yolu…”
·         Diğer: “iş bölümü, iş birliği, yer çekimi, ay ışığı…”
·         Gök cisimleri: “Çoban Yıldızı, Kervan Yıldızı, kuyruklu yıldız, gök taşı…”
·         Diğer: “hafta sonu, gece yarısı…”
·         Diğer: “ahlâk dışı, din dışı, kanun dışı, olağan dışı, yurt içi, hafta içi, kızıl ötesi, fizik ötesi, sınır ötesi, aklı sıra, yanı sıra, peşi sıra, ardı sıra, su altı, deri altı, yer altı, alt yazı, üst kat, ana dil, ön söz, ön yargı, art niyet, orta oyunu, büyük anne…”
·         Deyimler ve ikilemeler ayrı yazılır. Buna “m” ile yapılmış ikilemeler de dâhildir. “çocuk mocuk, dolap molap, günü gününe, ardı ardına, bire bir (ölçü), günden güne…”

Alıntı Kelimelerin Yazımı: (Yabancı Kökenli Sözcükler)

·         İki ünsüzle başlayan batı kökenli alıntılar, arasına ünlü konmadan yazılır. “klasik, grup, plan, pratik, program…”
·         Diğer: “film, form, lüks, modern, natürmort, psikiyatr, teyp…”
·         Bazı durumlarda yabancı sözcükler özgün hâlleriyle yazılır.
·         Alıntı deyim ve sözler:
·         “Veni, vidi, vici” (Geldim, gördüm, yendim.)
·         “Conditio sine qua non” (Olmazsa olmaz)
·         “Eppur si muove” (Dünya her şeye rağmen dönüyor.)
·         “L’art pour l’art” (Sanat sanat içindir.)
·         “L’etat c’est moi” (Devlet benim)
·         “Traduttore traditore” (Çevirmen haindir)
·         “Persona non grata” (İstenmeyen kişi)
·         Yabancı özel adlardan türetilmiş akım adları Türkçe söylenişlerine göre yazılır. “Dekartçılık, Epikürcülük, Kalvenci, Lüterci, Marksçılık…”

Hazırlayan:

Kaynaklar:
Tüm Türkçe yazılarında seçkin üniversiteye hazırlık kitapları, üniversite ders kitapları, güvenilir internet siteleri, bazı dil bilgisi makaleleri ve TDK resmî sitesi kaynak olarak kullanılmaktadır.



Yorumlar